Fransa'da perşembe günü, emeklilik reformuna karşı ülke çapında 250'den fazla miting ve büyük grev hazırlığı. Katılım 800 bin bekleniyor. Reformlar, bütçe açığının %5.8'e ulaştığı dönemde işsizlik, emeklilik, sağlık masrafları konularını kapsıyor.
Haber Giriş Tarihi: 18.09.2025 08:44
Haber Güncellenme Tarihi: 18.09.2025 08:50
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.724guncelhaber.com/
Fransa genelinde 250'yi aşkın miting planlanırken, ulaşım ve kamu hizmetlerinde ciddi aksamalar olacak.
Fransa, Perşembe günü son yıllarda görülen en büyük kitlesel protestolardan biri olacağı tahmin edilen yeni bir grev dalgasına hazırlanıyor.
Ülkenin önde gelen tüm sendikaları, 2023'teki emeklilik reformuna karşı düzenlenen geniş katılımlı gösterilerden bu yana görülmemiş bir biçimde, etkisini artırmak adına güçlerini birleştirdi.
Ülke çapında 250'yi aşkın miting öngörülüyor ve yetkililer katılımcı sayısının 800 bin kişiyi geçebileceğini düşünüyor.
Grevin hedefinde, 8 Eylül'de güven oylamasıyla görevinden alınan eski Başbakan François Bayrou tarafından bu yaz önerilen ve gelecek yılın bütçe önlemleri bulunuyor.
Yeni Başbakan Sébastien Lecornu, popüler olmayan tekliflerden biri olan resmi tatil günlerinden ikisinin kaldırılmasını hızla geri çekerken, diğer önerilerden geri adım atmadı.
Bunlar arasında işsizlik ödeneğinin rejiminin yeniden düzenlenmesi, emeklilik maaşlarının enflasyona endekslenmemesi ve kullanıcı tarafından ödenen sağlık giderlerinin artırılması bulunuyor.
Fransa'nın kırılgan kamu maliyesi bu çatışmanın merkezinde yer alıyor. Geçtiğimiz yılın bütçe açığı gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 5,8'ine çıkarak Avrupa Birliği'nin yüzde 3'lük tavanını neredeyse iki katına ulaştı. Ulusal borç şu anda 3,3 trilyon euroyu aşıyor; bu da ekonomik üretimin yaklaşık yüzde 114'ü anlamına geliyor.
François Bayrou, 2026 yılına kadar harcamaların 44 milyar euro azaltılmasını öneren bir plan sunarak, radikal kesintilerin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
Sendikalar, bu tür politikaların "benzeri görülmemiş bir acımasızlık" içerdiğini ve "işçileri, işsizleri, emeklileri ve hastaları" haksız biçimde hedef aldığını savunuyor.
CGT sendikası lideri Sophie Binet, hükümetin resmi tatiller konusundaki hızlı geri adımını "ilk zafer" ve "güçlü bir konumda olduğumuzun kanıtı" olarak değerlendirirken, "François Bayrou'nun felaket olarak nitelendirilen diğer önerilerinin hala masadan kaldırılmadığını" dile getirdi.
Geleneksel olarak daha ılımlı olan CFDT de eyleme katıldı. Sendika lideri Marylise Leon, mevcut bütçenin "sosyal, mali ve çevresel adaletle bağdaşmadığını" söyleyerek greve katılmanın kaçınılmaz olduğunu belirtiyor.
Halkı ve sendikaları yatıştırmak adına Başbakan Sebastien Lecornu, eski başbakanlara sağlanan "ömür boyu" yardımları sona erdirmeyi planladığını duyurdu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Fransa 18 Eylül grevine hazırlanıyor
Fransa'da perşembe günü, emeklilik reformuna karşı ülke çapında 250'den fazla miting ve büyük grev hazırlığı. Katılım 800 bin bekleniyor. Reformlar, bütçe açığının %5.8'e ulaştığı dönemde işsizlik, emeklilik, sağlık masrafları konularını kapsıyor.
Fransa genelinde 250'yi aşkın miting planlanırken, ulaşım ve kamu hizmetlerinde ciddi aksamalar olacak.
Fransa, Perşembe günü son yıllarda görülen en büyük kitlesel protestolardan biri olacağı tahmin edilen yeni bir grev dalgasına hazırlanıyor.
Ülkenin önde gelen tüm sendikaları, 2023'teki emeklilik reformuna karşı düzenlenen geniş katılımlı gösterilerden bu yana görülmemiş bir biçimde, etkisini artırmak adına güçlerini birleştirdi.
Ülke çapında 250'yi aşkın miting öngörülüyor ve yetkililer katılımcı sayısının 800 bin kişiyi geçebileceğini düşünüyor.
Grevin hedefinde, 8 Eylül'de güven oylamasıyla görevinden alınan eski Başbakan François Bayrou tarafından bu yaz önerilen ve gelecek yılın bütçe önlemleri bulunuyor.
Yeni Başbakan Sébastien Lecornu, popüler olmayan tekliflerden biri olan resmi tatil günlerinden ikisinin kaldırılmasını hızla geri çekerken, diğer önerilerden geri adım atmadı.
Bunlar arasında işsizlik ödeneğinin rejiminin yeniden düzenlenmesi, emeklilik maaşlarının enflasyona endekslenmemesi ve kullanıcı tarafından ödenen sağlık giderlerinin artırılması bulunuyor.
Fransa'nın kırılgan kamu maliyesi bu çatışmanın merkezinde yer alıyor. Geçtiğimiz yılın bütçe açığı gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 5,8'ine çıkarak Avrupa Birliği'nin yüzde 3'lük tavanını neredeyse iki katına ulaştı. Ulusal borç şu anda 3,3 trilyon euroyu aşıyor; bu da ekonomik üretimin yaklaşık yüzde 114'ü anlamına geliyor.
François Bayrou, 2026 yılına kadar harcamaların 44 milyar euro azaltılmasını öneren bir plan sunarak, radikal kesintilerin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
Sendikalar, bu tür politikaların "benzeri görülmemiş bir acımasızlık" içerdiğini ve "işçileri, işsizleri, emeklileri ve hastaları" haksız biçimde hedef aldığını savunuyor.
CGT sendikası lideri Sophie Binet, hükümetin resmi tatiller konusundaki hızlı geri adımını "ilk zafer" ve "güçlü bir konumda olduğumuzun kanıtı" olarak değerlendirirken, "François Bayrou'nun felaket olarak nitelendirilen diğer önerilerinin hala masadan kaldırılmadığını" dile getirdi.
Geleneksel olarak daha ılımlı olan CFDT de eyleme katıldı. Sendika lideri Marylise Leon, mevcut bütçenin "sosyal, mali ve çevresel adaletle bağdaşmadığını" söyleyerek greve katılmanın kaçınılmaz olduğunu belirtiyor.
Halkı ve sendikaları yatıştırmak adına Başbakan Sebastien Lecornu, eski başbakanlara sağlanan "ömür boyu" yardımları sona erdirmeyi planladığını duyurdu.
Kaynak : Euronews
En Çok Okunan Haberler